Swyer-James-MacLeod Sendromu (SJMS), bronşiyal hava yolu tıkanması olmadan tek akciğer lobunun havalanma fazlalığı ile hiperlüsen görünüm ve azalmış vaskularite ile karakterize radyolojik bir durumdur. Nadir görülmesi, tek taraflı hiperlüsensi nedeni olarak akılda tutulmasını vurgulamak amacıyla olguyu sunduk. Yirmi dokuz yaşında bayan hasta göğüs ağrısı yakınması ile acil servise başvurdu. Çekilen postero-anterior (PA) göğüs filminde sol hemitoraksta belirgin hiperlüsensi ve volümde azalma görüldü. Toraks bilgisayarlı tomografide sağ ana pulmoner arter ve sağ akciğer vaskülaritesi normal görünümdeyken, sol ana pulmoner arter hipoplazik ve dalları normalden ince görünümdeydi. Perfüzyon sintigrafisinde yaygın perfüzyon defekti mevcuttu. Ventilasyon sintigrafisindeki lezyonlar perfüzyon sintigrafisi ile uyumlu idi. Hastaya mevcut bulgularla Swyer-James-Macleod Sendromu (SJMS) tanısı konuldu. SJMS, prognozu var olan bronşektazinin şiddetinin belirlediği değişken klinik gidişi olan postinfektif obliteratif bronşiyolittir. Atipik dağılımlı pulmoner amfizemi, tek taraflı hiperlüsensisi olan olgularda bu sendromdan şüphelenilmelidir. Tek başına göğüs filmi ile tanı atlanabilir, şüphelenildiğinde ileri tetkikler yapılmalıdır. SJMS ayırıcı tanıda düşünülmeli ve erkenden tanı konmalıdır ki uygunsuz tedavilerin önüne geçilebilsin, uygun tedavi ile prognoz iyileştirilsin.
Anahtar Kelimeler: Swyer-james-MacLeod sendromu, tek taraflı hiperlüsensiSwyer-James-MacLeod Syndrome (SJMS) is a radiological condition characterized by hyperlucent appearance and decreased vascularity with the excess ventilation of the single lung lobe without bronchial airway obstruction. We presented the case in order to emphasize this rare syndrome as an etiology of unilateral hyperlucency. A 29-year-old female patient was admitted to the emergency department with chest pain. In the postero-anterior (PA) chest radiography, significant hyperlucency and a decrease in volume were observed in the left hemithorax. The right main pulmonary artery and right lung vascularity were normal in the thoracic computed tomography, while the left main pulmonary artery was hypoplastic and the branches were thinner than normal. Perfusion defect was found in perfusion scintigraphy. The lesions in the ventilation scintigraphy were matched lesions. The patient was diagnosed as SJMS. SJMS is postinfective obliterative bronchiolitis whose prognosis is variable that is determined by the severity of existing bronchiectasis. This syndrome should be suspected in patients with atypical distribution of pulmonary emphysema and unilateral hyperlucency. Chest radiography alone can miss the diagnosis and further investigations should be performed when suspected. SJMS should be considered in the differential diagnosis and early diagnosis should be made so that inappropriate treatment can be prevented and the prognosis should be improved with appropriate treatment.
Keywords: Swyer-James-MacLeod Syndrome, unilateral hyperlucency